GENEL

SORUMLULAR HAKKINDA ETKİN SORUŞTURMA

Adana, Mersin, Hatay, Ankara, İzmir, Bursa, Konya, Samsun, Diyarbakır, Tokat, Siirt, Gümüşhane, Bayburt, Kırklareli,  Balıkesir, Isparta, Trabzon, Yalova, Amasya, Aydın, Mardin. Ağrı, Batman, Zonguldak, Eskişehir, Kayseri, Denizli, Burdur, Düzce ve Artvin Baro Başkanları tarafından, Van'ın merkez İpekyolu ilçesinde 14 yaşındaki Ö.S., 16 yaşındaki Ş.Y. ve 17 yaşındaki O.D.’nin kafalarına, ayaklarına  silah dipçikleriyle vurulduğu, yüzlerinin ve vücutlarının yumruklandığı, kafalarının klozete konularak darp edildikleri,  ayrıca okumalarına izin verilmeyen kağıtlar imzalatıldığı iddiaları hakkında ortak basın açıklamasıyla sert tepki gösterdi.

 

BASINA VE KAMUOYUNA

“Gözaltında bulundukları sırada işkence ve fena muameleye uğradıkları ifade tutanakları ve doktor raporları ile ortaya konan çocuklar dolayısıyla Van Barosu tarafından ilgililer hakkında 16.02.2019 tarihinde Van Cumhuriyet Başsavcılığına suç duyurusunda bulunulmuştur.

 

Suç duyurusu öncesinde gözaltında bulunan çocukların işkence ve kötü muameleye uğradıkları duyumunu almaları üzerine Van Baro Başkanı ve Yönetimi, İnsan Hakları ve Çocuk Hakları Komisyonları başkanları ve üyeleriyle birlikte Çocuk Şube Müdürlüğüne gidilerek işkence ve kötü muameleye tabi tutulduklarını söyleyen çocuklarla görüşmeler yapılmış, yapılan gözlemlerde çocukların vahim nitelikte yaralandıkları,  işkence ve kötü muameleye tabi tutuldukları görülmüş, doktor raporlarına da yansıyan bu hususlar aynı zamanda tutanağa da bağlanmıştır.

 

İş bu gözaltında işkence ve fena muamele iddialarının kamuoyu ile paylaşılması sonrasında Emniyet Genel Müdürlüğü tarafından 19.02.2019 tarihinde konuyla ilgili basın açıklaması yapılmış ve Van Barosu ile ilgili avukatlar hakkında suç duyurusunda bulunulduğu belirtilmiştir.

 

1136 sayılı Avukatlık kanunun 76. Maddesi Barolara “İnsan haklarını savunmak ve korumak” görevini vermiştir. Van Barosu tam olarak da avukatlık kanunun kendisine görev olarak yüklediği insan haklarını savunmak ve korumak adına hareket etmiş, gözaltındaki çocuklarla görüşmüş, çocukların beyanlarını tutanağa bağlamış, çocukların savcılık ifadelerinde de bu hususları belirtmeleri ve doktor raporlarının da bunu teyit etmesi üzerine sorumlular hakkında suç duyurusunda bulunmuştur.

 

Dolayısıyla gözaltında işkence ve fena muamele nedeniyle sorumlu emniyet personelleri hakkında derhal soruşturma açılması ve bu konuda açıklama yapılması gerekirken iş bu işkence ve fena muamelenin ortaya çıkarılmasında etkin rol oynayan Baro ve avukatlar hakkında suç duyurusunda bulunulmasının kabul edilir bir tarafı bulunmamaktadır.

               

Türkiye’nin taraf olduğu Avrupa İnsan Hakları sözleşmesinin İşkence yasağı başlıklı 3. Maddesinde belirtildiği üzere “ Hiç kimse işkenceye veya insanlık dışı ya da aşağılayıcı muamele veya cezaya tabi tutulamaz. ” hükmü, İnsan Hakları Evrensel Bildirgesinin 5. Maddesinde belirtilen  “ Hiç kimseye işkence yapılamaz, zalimce, insanlık dışı veya onur kırıcı davranışlarda bulunulamaz ve ceza verilemez. ” hükmü ve yine Anayasanın 17. Maddesinde belirtildiği üzere “ Kimseye işkence ve eziyet yapılamaz ” hükmü birlikte değerlendirildiğinde çok net bir ifadeyle işkence ve fena muamele insanlık onuruna aykırıdır ve kabul edilemez. Haklarındaki suçlama ne olursa olsun hiç kimseye gözaltında iken işkence yapılamaz ve fena muamelede bulunulamaz. Bulunan görevliler hakkında derhal gereği yerine getirilmelidir. Emniyet Genel Müdürlüğünün açıklamasındaki suç türüne ve çocuk şüphelilere yönelik toplanan delillere yapılan vurgu, gözaltında yapılan işkence ve fena muameleyi meşru kılmadığı gibi haklı da kılmaz.

               

5395 sayılı Çocuk koruma kanunun, Çocuğun gözaltında tutulması başlıklı 16. Maddesinde belirtildiği üzere  “ Gözaltına alınan çocuklar, kolluğun çocuk biriminde tutulur. Kolluğun çocuk biriminin bulunmadığı yerlerde çocuklar, gözaltına alınan yetişkinlerden ayrı bir yerde tutulur. ”

hükmü gereği gözaltı sonrası Çocuk Karakoluna götürülmesi gereken çocukların İlçe Emniyet Müdürlüğü’ne götürüldüğü, kamuoyuna yansıyan fotoğraflar, ifade tutanakları ve doktor raporları ile ortaya çıktığı üzere darp ve cebire maruz kaldıkları bir vakıa iken, sorumlu emniyet görevlileri hakkında soruşturma açılması yerine Avukatlık kanunun kendilerine yüklediği görevi yerine getirerek gözaltında işkence ve fena muameleyi ortaya çıkaran Van Barosu hakkında suç duyurusunda bulunulmasının bir izahı bulunmamaktadır.

              

Konuyla ilgili olarak sürecin takipçisi olacağımızı ve bu süreçte Van Barosunun yanında olduğumuzu kamuoyuna saygı ile duyururuz.”

Başa dön tuşu